Bugün okuduğum bu haber beni derinden üzmüş olması nedeniyle bu konuya değinmek istiyorum. Bu haberde yer alan BN Tekstil firmasını veya sahiplerini tanımam ama haber bana pek yabancı gelmedi. Bu kaçıncı dünya devlerine ürün üreten tekstil firmasının iflas edişi ve bu firmaların acaba hepsimi kötü yönetiliyordu diye insan kendine sormadan edemiyor. Bu insanlar bu başarıları elde ederken farklı, beklemedikleri bir kayıpla karşılaştıkları zaman neden farklı değerlendiriliyorlar acaba. Geçenlerde aynı haberi yılların UKI firması için okuyunca yine aynı üzüntüyü duymuştum.
Bu konuda kafamı kurcalayan bir diğer mevzu ise zor duruma düşen firmaların sahiplerinin kullandıkları lüks arabaların gündeme düşmesi ve diğer birçok nedenin gölgede kalması. Bu firmanın sahibi Ferrari almış garajında hep lüks arabalar varmış gibi ifadeler internette yayınlanan haberde özellikle vurgulanıyor. Acaba bu yazıyı yazan kişi o şirketin sahipleri ile görüşüp bu kadar büyük firmalara ürün üretmeyi nasıl başardıklarını ve asıl iflasa sürüklenme sebeplerini zahmet edip sorsaydı daha iyi olmaz mıydı ? Muhabir en kolay yolu seçip prim yapacak bir haber yapıyor ve Türkiye’nin Zara’sı olacaktı iflas etti diye başlık atıyor. Bu haberi okuyan kişide oh olsun neden Ferrari arabaya biniyorsun sen ondan iflas etmişsindir diyerek çok dar kapsamlı bir açıdan olaya bakabilir. Olay iflas ile ilgili değil bu işverenin Ferrari arabaya binmesine odaklanmış. Birçok kişiye ekmek kapısı açmış milyonlarca dolar ihracat yapan bir firmanın sahibi kredi ile alınmış bir Ferrari ile batar mı buna inanmakta zorluk çekiyorum. Bu insanların hepsimi namussuz ve ahlaksız, şirketler dünyanın ekonomik gidişatından etkilenip sarsıntı geçiremezler mi, dolar kurundan , savaştan dolayı iflas edemezler mi?
Continue Reading →