Selahattin Esim

Selahattin Esim

Kalkınma Bakanlığına Bilişim Sektörü olarak önerilerimiz

| 0 comments

Türkiye Bilgi Toplumu Stratejisinin Yenilenmesi Projesi çalışmaları, Kalkınma Bakanlığı koordinasyonunda Bilgi Toplumu Stratejisi Daire Başkanlığı tarafından yürütülmektedir. Bu konuda samimi bir çalışma yaptıklarını belirtmek isterim.

Geçenlerde benimde davet edildiğim bir toplantıda Sayın Bürokratlarımıza dilimizin döndüğü kadar Bilişim ve özellikle Yazılım Sektörünün sıkıntılarını, karşılaştığı engelleri anlatmaya çalıştım. Toplantıda belirttiğimiz bazı konular ilgilerini çekmiş olmalı ki toplantıdan sonra bitme aşamasında olan projede kullanmak üzere toplantıyı düzenleyen STK’dan öneri ve görüşlerimizi yazılı olarak istediler.

Ana başlıklarla görüşlerimi burada sizlerle paylaşmak isterim. Bilişim ve özellikle Yazılım sektörü maalesef ülkemizde sahipsiz kalmıştır. Birçok kez belirttiğim görüşlerimi burada tekrar etmek yerine yeni bir şeyler söylemek ihtiyacı hasıl oldu.

Sektörün ana sorunları nelerdir, neden bir türlü Yazılım sektörü hak ettiği değeri bulup katma değer üretemiyor? Herkesin kafasını kurcalayan bu sorunun cevapları yıllardır içinde olduğumuz sektörde yaşadığımız acı ve tatlı tecrübeler sonunda bir birikim olarak bizde bulunuyor. Bir birikim eğer kullanılırsa değer kazanır, bir tecrübe kullanılırsa hatalardan dönülür. Umarım sürekli olarak aktardığımız sektörün sorunları bir gün muhatabını bulur ve bu işe gönül veren girişimcilerin önü açılır.

Bilişim ve özellikle Yazılım Sektörünün önündeki başlıca sorunları şöyle sıralayabiliriz:

  • Risk sermayesinin olmayışı ve projeye kredi verilmemesi
  • Yazılım Sektörünün Ticaret Odaları ve İhracatçı Birlikleri bünyesinde bir birlik olarak tanımlanmamış olması
  • Firmaların kuruluşunda bir akreditasyon ve referans sisteminin olmaması(berber kalfası bile Bilişim şirketi kurabilir ama bir Bilişimci kalfalık belgesi almadan berber dükkanı açamaz!!)
  • Maliye Bakanlığının yazılım sektörünü iyi tanımaması
  • Teşviklerin bölgesel değil ülke bazında lokasyona bağlı olmadan verilmemesi
  • Yazılım İhracatında bir akreditasyon olmaması(çantasını kapan firmanın uluslararası düzeyde tanımlanmış olan bir milyon dolarlık projeye altından kalkması mümkün olmayan bir şekilde 50.000 dolar teklif vermesinin önünde bir engel bulunmaması)
  • Nitelikli İnsan kaynaklarının zayıflığı
  • Devletin özel sektöre yaptırması gereken projeleri kendi bünyesinde ekip kurup üretmeye çalışması
  • Teknoparkların sadece vergi avantajı olarak kullanılması ve dünya çapında başarı öyküsü üretememesi
  • Yurt dışında büyük bilişim projeleri alabilecek bir Bilişim Müteahhidi çıkartamamış olmamız
  • İhale şartnamelerinde Türk Yazılım sektörünün sahip olmadığı iş deneyimlerinin istenmesi
  • Bilişim sektörü eko sisteminin Kamu’nun uyguladığı ihale sisteminde en ekonomik teklifin kazanmasından dolayı kabul edilemeyecek düzeyde düşük kar oranları ile çökmüş olması
  • Yurt dışında Büyükelçilikler nezdinde bilişim ihalelerini takip edecek Bilişim Uzmanı Ticaret Müşavirlik kadrolarının olmaması
  • Ülkede oluşmuş olan bilgi birikimi ve tecrübeyi ülke bazında koordine edecek bir kümelenme modelinin olmaması
  • Türkiye’ye halen stratejik bir teknoloji olan entegre çip üretme teknolojisinin verilmemiş olması
  • Kamu sektöründe ihale kazanan Türk firmalarına çözüm üretme konusunda gösterilen müsamahasız yaklaşım sonucunda firmaların iflasa sürüklenmesi ve bunun sonucunda ülkenin enerji abonelik sisteminde olduğu gibi sadece yurt dışı kaynaklı yazılım firmalarına serbest rekabetin olmadığı bir piyasanın sunulmasını sağlaması
  • Telif hakları yasası ile kaynak kodlarını güvence altına alınmasını sağlayan bir sistemin halen kurulamamış olması
  • Yazılım firmalarının birlikte proje üretememesi ve güçlerini birleştirme yeteneğinden yoksun olmaları
  • İstanbul’un Bilişim Merkez üssü olmasının sağlanmaması ve lojistik altyapının iyi değerlendirilmemesi
  • Etik kurallara en az uyulan sektör olarak kötü bir imaja sahip olmak
  • Savunma Projelerindeki özel sektörün payının halen çok düşük olması
  • Offset uygulamalarının bir türlü hayata geçmemesi veya istenen düzeye ulaşmaması

Burada özetle ve ana başlık olarak verdiğimiz ipucu niteliğindeki başlıkların altını dolduran raporlarımız sürekli olarak ilgili makamlara verildiği halde bugüne kadar somut bir adım görmek bize nasip olmadı.

Umarım 2023 vizyonuna özel sektörün inandığı kadar Sayın Bürokratlarımız da inanırlar ve özel sektörün önündeki bu handikapları ivedilikle kaldırırlar.

Türkiye tarihinde olmadığı kadar büyük bir cazibe merkezine dönüşürken hızlı düşünmemiz, hızlı karar almamız ve uygulama alanında koşmamız gerekiyor.

Yolun ve bahtın açık olsun Türkiye….

Bir Cevap Yazın

Required fields are marked *.